Kötü Ter Kokusu | Koltuk Altı Kokusu Nasıl Giderilir?
Ter; vücut ısı seviyesinin sabit durumda tutulması, vücuttaki ve kandaki zararlı toksinlerin dışarı atılması ve cildin nemlendirilmesi amaçlarıyla vücuttan dışarı atılan sıvıdır. Terleme işlemi ise vücutta bulunan 3 ayrı ter bezinin işleviyle gerçekleştirilir. Bu ter bezleri; apokrin, ekrin ve apoekrin ter bezleridir. Vücutta bulunan yüzlerce ter bezinin çalışarak dışarı attığı ter sıvısı, aslında tamamıyla kokusuz bir sıvıdır.
Kötü Ter Kokusu Neden Olur?
Terde kötü koku oluşması, koltuk altı kokması gibi problemler bakterilerden kaynaklanır. Bu bakteriler bilinen zararlı bakteriler değildir. Bakteriler ter sıvısından beslenerek bazı atıklar ortaya çıkarır. Bu atıklar kötü ter kokusuna asıl sebep olan unsurlardır. Vücutta ergenlik döneminden itibaren türemeye başlayan bakteriler, aynı zamanda vücut kokusunun da kaynağıdır. Vücudun birçok noktasında oluşabildiği gibi koltuk altı kokusu da bu bakteriler neticesinde oluşur. Kötü koku oluşumu yalnızca bakterilerden değil, ter sıvısıyla birlikte vücuttan dışarı atılan proteinli maddeler ve lipitlerden de kaynaklanabilir. Eğer terleyen bölgede tüy oluşumu bulunuyorsa, bu durumda kötü koku oluşumu daha da artabilir. Bunun sebebi ise bakterilerin tüylere tutunarak kötü kokuyu artırmasıdır.
Ter Kokusu Oluşumu Engellenebilir mi?
Terleme; vücut sıcaklığının sabit tutulmasını sağlar. Vücut sıcaklığının sabit tutulması ise dört farklı tipte ısı çıkışı yapılmasıyla sağlanır. Bunların her birinin sonucunda da ter açığa çıkar. İletim, taşıma, buharlaşma ve ışıma adı verilen bu ısı çıkışları, vücuttan ter çıkışına sebep olur. Bu ter çıkışları, sağlıklı vücut mekanizması tarafından otomatik olarak gerçekleşir ve sağlığa herhangi bir zararı olduğu tespit edilememiştir. Ancak kişisel temizlikle bağdaşan bazı yöntemler ve uygulamalarla ter kokusu oluşumu bölgesel olarak engellenebilir.
Koltuk Altı Kokusu Nasıl Giderilir?
Psikolojik, sosyolojik ve fizyolozik olarak insana rahatsızlık veren kötü kokuların giderilmesi için günlük bakım rutininizde ufak değişikler yapabilir, kötü ter kokularından kurtulabilirsiniz. Peki ter kokusu nasıl giderilir? İşte yapacağınız küçük hamleler:
Her gün duş almaya özen göstererek vücudunuzu bakterilerden, dolayısıyla kötü kokulardan arındırabilirsiniz.
Nefes alan, hava geçirgenliği çok yüksek olan, vücuda çok fazla yapışmayan giysiler kullanarak gün içerisinde ısıdan kaynaklanan ter oluşumunu azaltabilirsiniz.
Kötü koku oluşumunu azaltmak için, özellikle koltuk altı bölgesinde tüylenmeye izin vermemeniz önerilir. Tüylenme, bilindiği üzere bakterilerin tutunma oranını artıracağından kötü koku oluşumunu önemli ölçüde artırabilir.
Ağır kokulu baharatlar, kebap, sarımsak ve soğan, kahve, alkol gibi ter oluşumunu tetikleyen ve kötü kokuya sebep olabilen gıdaların tüketimini azaltabilirsiniz.
Bilimsel verilere göre; aşırı sıcak ortamlarda vücuttan dışarı atılan ter miktarı saatte yaklaşık 1,5 litreye kadar ulaşabilir. Bu sebeple aşırı sıcak ortamlardan kaçınarak ter oluşumu azaltılabilir.
Acı yiyecekler ve aşırı sıcak içecekler, vücutta iç sıcaklığı artıran etkenlerdir. Dolayısıyla bu besinler de yoğun terlemeye sebep olabilir.
Sentetik malzemelerden yapılmış olan giysiler giymek yerine, pamuklu ve keten giysiler tercih edebilirsiniz. Bu kumaşlar, hava geçirgenliği yüksek olan kumaşlar olduklarından vücudunuzun etrafındaki temiz hava dolaşımını artırabilir. Bu sayede vücuttaki ısı kaybı azalacağından terleme oluşumu da azalabilir.
Antiperspirant deodorantlar, koltuk altındaki kötü kokuların giderilmesine yardımcı olabilir. Aynı zamanda temiz ve bakımlı hissetmenizi, etrafınıza güzel kokular yaymanızı sağlayabilir. Rexona'nın birbirinden güzel kokulara sahip olan antiperspirant deodorantlarından kullanabilirsiniz.
Antiperspirant stick'ler ve roll-on'lar terleme oluşumunu önlemenize yardım edebilir. Bu ürünler, içeriğinde bulunan özel tuzlar sayesinde ter bezlerini tıkayarak terin açığa çıkmasını önleyebilir. Antiperspirant içeren Rexona stick'leri ve roll-on'ları kullanarak terleme oluşumunu en aza indirebilirsiniz.
